Kolombiya Devlet Başkanı Gustavo'nun BM Genel Kurulundaki konuşması ses getirdi
Brezilya Devlet Başkanı Lula Da Silva, Kolombiya Devlet Başkanı Gustavo Petro’nun Birleşmiş Milletler’de yaptığı cesur ve çarpıcı açıklamadan sonra onu tebrik etmek için alnına anlamlı bir öpücük kondurdu. Kolombiya lideri, İsraillileri Nazilere benzeterek sert bir çıkış yaptığı konuşmasında “Filistin’in özgürleştirilmesi için Asya ülkelerinden bir uluslararası ordu oluşturulmasını” önermiş ve “İsrail’e silah taşıyan gemilerin geçişini yasaklama talimatı verdiğini” ifade etmişti.
Kolombiya Devlet Başkanı Gustavo Petro’nun 80. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu Konuşmasının Tam Metni
Kolombiya Devlet Başkanı Gustavo Petro, 23 Eylül 2025 tarihinde New York’ta düzenlenen 80. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda (UNGA) son konuşmasını yaptı. Konuşma, İspanyolca olarak gerçekleştirildi ve yaklaşık 45 dakika sürdü. Aşağıda, konuşmanın İngilizce transkripsiyonuna dayalı tam metni Türkçe’ye tercüme edilmiş haliyle okuyucularımızın dikkatlerine sunuyoruz.
Konuşma, ABD’nin uyuşturucu politikalarını, Gazze’deki soykırımı, iklim krizini ve Latin Amerika’nın emperyalizme karşı direnişini ele alıyor. Petro, konuşması sırasında ABD delegasyonunun salonu terk etmesine neden oldu.
Konuşmanın Tam Metni:
"Sayın Genel Kurul Başkanı, Sayın Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri António Guterres, Sayın Devlet Başkanları ve Heyetler…
Bu, burada başkan olarak dördüncü ve son konuşmam. Dört yıl önce, bu kürsüden, hayatın yok oluşuna karşı bir uyarıda bulunmuştum. O zamandan beri, dünya daha da karanlık bir yola girdi. Filistin’deki durum, Dantevari bir trajediye dönüştü – ama hatırlatmak isterim ki Kolombiya Karayip’inde benzer bir felaket yaşandı. Silahsız, yoksul gençlere Karayip Denizi’nde füze yağdırıldı. Bu gençlerin 17’si öldü. Gerçekten de Karayip’teki silahsız yoksul gençlere saldırmak gerekli miydi? Onlar belki biraz uyuşturucu taşıyorlardı, ama uyuşturucu kaçakçısı değillerdi.
Kızım Antonella bana konuşmama başlarken okumam için bir paragraf gönderdi – 15-16 yaşında bir kızın paragrafı. Saygınızla okuyacağım: “Dünya, barış ve adalet için ayağa kalkmalı. Empati, en güçlü silahtır.” Kızım buraya kadar emrini verdi.
Devam ediyorum.
ABD’nin uyuşturucu politikası, kokaini durdurmak için değil, Güney halklarını domine etmek içindir. Bu politika, tiranlık ve totaliterliktir. Kolombiya’ya, Venezuela’ya ve Karayip’e karşı dış politikasında Trump yönetimi'ne, kokain mafyasıyla ittifak halindeki Kolombiyalılar tarafından rehberlik ediliyor. Ben senatörken, paramiliterler ve uyuşturucu kaçakçılarıyla bağlantılı politikacıları ifşa ettim – beni birçok kez öldürmeye çalıştılar. Şimdi başkan olarak susmamı mı istiyorlar?
Bu hükümet, tarihte en fazla kokain ele geçiren hükümettir –insaflı ya da makul bir gerekçe olmadan bizi 'kara listeye' aldıklarını ilan ediyorlar. Trump’ın bunu yapma hakkı yok – bu ne insanidir, ne ilahi, ne de rasyonel. Washington’ın tutumu tam ikiyüzlülük. Trump'ın uyuşturucu politikası, Güney’i hakimiyet altına almak için bir araç. Kolombiya, dünyanın en büyük koka yaprağı ve kokain üreticisi – ama aynı zamanda ABD’nin en yakın müttefikiydi ama artık değil. ABD'nin bu politikası, yoksulluğu ve göçü körüklüyor. Göç, ABD ve NATO’nun petrol için başlattığı savaşların ve işgallerin sonucudur.
Şimdi Gazze’ye dönelim. Gazze’de soykırım devam ediyor. Diplomasi rolünü oynadı ama başarısız oldu. İnsanlık, Gazze’deki soykırımı durdurmak zorunda. İsrailliler tam olarak Naziler gibi davranıyor – evet, Naziler. Filistin’i kurtarmak için Asya ülkelerinden oluşan bir uluslararası ordu kurulmasını talep ediyorum. Bu, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun veto’suz “Barış İçin Birleşik” kararıyla yetkilendirilebilir. Güvenlik Konseyi’nde – ABD gibi – kararları veto edenler konseyi felç etmiş durumda. Genel Kurul oylamasıyla, soykırımı kabul etmeyen ülkelerin katılımıyla güçlü bir ordusu olmalı. İsrail’e silah taşıyan hiçbir geminin geçmesine izin verilmemeli.
Bu ordu, Filistin’i özgürleştirecek – bir barış gücü, ama silahsız değil. Endonezya Başkanı Prabowo Subianto gibi biz de 20.000 asker göndermeye hazırız. Kolombiya, Ramallah’ta diplomatik bir misyon açtı, İsrail'e kömür ihracatını durdurdu. Ayrıca İsrail firmalarından silah alımını durduran 12 ülkeyle anlaşma imzaladı, La Haya Grubu’na katıldı ve Güney Afrika’nın Uluslararası Adalet Divanı davasına destek verdi. Filistin Devleti’ni tanıyan ülkelerin sayısı – Fransa gibi – artmaya devam etmeli.
İklim krizine gelince: Değişiklik inkarı, Nazizm gibi bir irrasyonalizm. ABD Başkanı, en güçlü ülkenin lideri olarak bilime inanmıyor. Bu, Almanya’yı donuklaştıran irrasyonalizm gibi – bugün ABD’yi felç ediyor. İklim değişikliği, tüm krizlerin anası. Hükümetler, hayatın yok oluşunu durduramıyor. Bir seçim yapmalıyız: Ya hayat ya açgözlülük; ya insanlık ya sermaye. Latin Amerika, kokadan fazlası – muazzam temiz enerji potansiyeli var. Bu potansiyeli geliştirirsek, ABD’nin karbon ayak izini temizleyebiliriz. Ama gezegeni ve insanlığı kurtarmak için kaynaklar eksik.
Petrol bağımlılığını bırakmalıyız – acil olarak. Göç, konsantrasyon kamplarına dönüşüyor – Trump’ın göç politikaları, yoksulları öldürüyor. ABD, demokrasiyi öğretmek yerine göçmenleri açgözlülü politikalarıyla öldürüyor.
Son olarak: Ya özgürlük ya da ölüm. Halklar, tiranlığa karşı birleşmeli. Güney, Kuzey’in dayatmalarına boyun eğmeyecek. Kolombiya, 2026’da Güvenlik Konseyi’nde yer alacak – barış, adalet ve hayat için oy kullanacağız.
Teşekkürler. Kolombiya adına selamlar."
Tarih ve Süre: Konuşma, 23 Eylül 2025’te saat 17:40’ta (yerel saat) yapıldı ve 45 dakika sürdü. Petro, konuşmasını yazılı metin olmadan, doğaçlama unsurlarla yaptı.
Tepkiler: Konuşma sırasında ABD delegasyonu salonu terk etti. Brezilya Başkanı Lula da Silva, Petro’yu alkışladı ve alnından öptü. Venezuela’dan Diosdado Cabello, Petro’yu “cesur” olarak övdü. Kolombiya muhafazakarları (örneğin Senatör María Fernanda Cabal) eleştirdi.
Kaynaklar:
Video: UN Web TV , YouTube tam konuşma , .
Özetler: Peoples Dispatch, Common Dreams, El País (İspanyolca).