Sinan Selen'in BfV Vizyonu: Almanya İç İstihbaratı 'Savunma Servisi'ne Dönüşüyor mu?

 

 

 

 

Almanya Federal Anayasayı Koruma Dairesi (BfV), yeni başkanı Sinan Selen’in liderliğinde köklü bir dönüşümün eşiğinde. Deneyimli bir güvenlik uzmanı olan Selen, teşkilatı bir “savunma servisi”ne dönüştürmeyi hedefliyor. Peki, bu vizyon Almanya’nın iç istihbarat servisini nasıl şekillendirecek? Florian Flade’in kaleme aldığı bu makale, Selen’in renkli kariyerini, BfV’nin yeni yönünü ve özellikle Rus tehditlerine karşı planlanan proaktif stratejileri mercek altına alıyor. İşte, Almanya’nın güvenlik politikasında bir dönüm noktası olabilecek bu değişimin detayları…

 

Quo Vadis, BfV? Almanya İç İstihbarat Servisi Yeni Bir Yöne mi Gidiyor?

18 Eylül 2025 | Florian Flade

 

Almanya Federal Anayasayı Koruma Dairesi (BfV), yeni bir başkana kavuşuyor. Daha önce başkan yardımcısı olan Sinan Selen, teşkilatı bir “savunma servisi” haline getirme hedefinde. Peki, bu tam olarak ne anlama geliyor?

 

Sinan Selen’in Renkli Kariyeri

 

Sinan Selen’in hayatı, sıradan olmaktan çok uzak. Federal Kriminal Dairesi’ne (BKA) katıldığında henüz yeni mezunken terörist avına çıkmıştı. 11 Eylül 2001 saldırılarının ardından, saldırganlardan bazılarının Almanya’da yaşadığı ortaya çıkınca, BKA tarihinin en büyük soruşturma gruplarından birini kurdu. Selen, bu ekibin bir parçasıydı.

 

2006 yazında, İslamcı teröristlerin Kuzey Ren-Vestfalya’da bölgesel trenlere patlayıcı dolu valizlerle saldırı düzenlemeye çalıştığı “valiz bombacıları” olayı yaşandığında, Selen bu operasyonun liderliğini yaptı. BKA, bombacılardan birini Almanya’da yakalamayı başardı.

 

Selen’in maceraları bununla sınırlı değil. Endonezya’nın balta girmemiş ormanlarında bile bir görev için bulunmuştu. BKA’da çalışan bir meslektaşının, Bali’de kendi başına İslamcı ağlara karşı izinsiz soruşturma yürüttüğünü öğrenen Selen, bu kişiyi bulup Almanya’ya geri getirdi. Bu olay, BKA içinde motosikletli kovalamacalarla efsaneleşti.

 

Selen’in kariyeri, Federal İçişleri Bakanlığı’nda terörizmle mücadele uzmanı olarak devam etti. Daha sonra Federal Polis’te suçla mücadele bölümünü yönetti. 2016’da özel sektöre geçerek TUI seyahat şirketi için güvenlik yapısı ve kriz yönetimi sistemleri kurdu.

 

BfV’nin Yeni Lideri

 

Şimdi ise Selen, BfV’nin yeni başkanı olmaya hazırlanıyor. Federal İçişleri Bakanı Alexander Dobrindt’in (CSU) bu hafta yaptığı açıklamaya göre, Selen Ocak 2019’dan beri teşkilatın başkan yardımcısıydı ve son on aydır geçici olarak liderlik görevini yürütüyordu. Selefi Thomas Haldenwang, Federal Meclis’e aday olmak için görevinden ayrılmıştı.

 

Selen’in seçimi sürpriz değil; zira güvenlik alanında birçok önemli pozisyonda bulunmuş bir isim. Ancak Berlin’deki kulislerde başka isimlerin de konuşulduğu biliniyor. Selen, Welt am Sonntag gazetesine verdiği demeçte, modern bir BfV vizyonunu ortaya koydu: “Zamanın dönüm noktasında” teşkilatın, tehditlere karşı daha aktif bir savunma rolü üstlenmesi gerektiğini belirtti.

 

“Savunma Servisi” Ne Anlama Geliyor?

 

Selen’in planı, BfV’yi bir “savunma servisi”ne dönüştürmek. Geleneksel olarak BfV, aşırılıkçı hareketleri ve demokratik düzene tehditleri analiz edip raporlayan bir kurum. Her yıl yayımlanan Anayasayı Koruma Raporu, halkı bu tehditler hakkında bilgilendiriyor. Terörizmle mücadelede aktif bir rol oynasa da, özellikle casuslukla mücadele ve yabancı devletlerin gizli etkilerine karşı koyma konularında daha fazla potansiyel olduğu düşünülüyor.

 

Almanya’da yasalar, istihbarat servislerinin polis yetkilerine sahip olmamasını öngören bir “ayrılık ilkesi”ne dayanıyor. Ev aramaları, gözaltılar veya silah kullanımı gibi işlemler polise bırakılmış. BfV’nin görevi, ağır suçlara işaret eden bilgileri toplayıp polise iletmek. Ancak Selen, özellikle casuslukla mücadelede daha proaktif bir yaklaşım öneriyor: Tehditleri yalnızca izlemekle yetinmek yerine, bunları bozmak ve durdurmak.

 

Rus Tehditlerine Karşı Yeni Strateji

 

Selen, özellikle Rus istihbarat faaliyetlerine dikkat çekiyor. Rus casuslarının Almanya’da yıllardır aktif olduğu biliniyor, ancak Selen’e göre bu faaliyetler artık sadece casuslukla sınırlı değil. Siber saldırılar, dezenformasyon ve sabotaj gibi eylemlerle demokrasiye yönelik korku ve güvensizlik yaratılmaya çalışılıyor. Selen, Welt am Sonntag’a yaptığı açıklamada, “Rusya’nın eylemleri, demokrasiyi zayıf ve yozlaşmış olarak gösteren bir stratejiye hizmet ediyor. Bu eylemler giderek daha pervasız hale geliyor; yaralanmalar hatta ölümler göze alınıyor,” dedi.

 

Bu tür tehditlere karşı BfV’nin daha “sağlam” hareket etmesi gerektiği belirtiliyor. Örneğin, yabancı devletlerin gizli siyasi etkilerini aydınlatmak için yeni yasal düzenlemeler talep ediliyor. Rus casuslarının çoğu diplomat kılığında çalıştığından, cezai kovuşturma mümkün olmuyor. Ancak BfV, bu tür operasyonları engellemek için farklı yöntemler geliştirebilir. Örneğin, casus olduğundan şüphelenilen kişilere günlük hayatta açıkça yaklaşmak – restoranda, evlerinin önünde ya da metroda – onların işini zorlaştırabilir.

 

Dijital Alanda Aktif Savunma

 

Selen’in vizyonu, sanal dünyada da daha aktif bir BfV öngörüyor. Rus istihbaratı, sosyal medya üzerinden “düşük seviyeli ajanlar” toplayarak casusluk ve sabotaj eylemleri düzenliyor. BfV, sahte kimliklerle bu platformlarda daha fazla varlık göstererek bu ağları çökertebilir, destekçileri ve arka plandaki aktörleri tespit edebilir.

 

Avrupa’daki güvenlik birimleri, Rus tehditlerine karşı stratejinin “Moskova için maliyeti artırmak” olması gerektiğini tartışıyor. Bu, Rus istihbaratının kaynaklarını boşa harcamasını sağlamak ve sonuçsuz operasyonlarla zaman kaybetmesini hedefliyor.

 

Aşırılık ve Siyasi Gözetim Tartışmaları

 

Selen’in önerdiği bir diğer değişiklik, BfV’nin aşırılıkçı gruplara odaklanışında. Şiddete meyilli aşırılıkçıların ve terör ağlarının daha yoğun takip edilmesi planlanırken, siyasi uçların gözetimi azaltılabilir. Ancak bu, riskli bir adım. BfV’nin görevi, halkı anayasa karşıtı radikallik konusunda bilgilendirmek. Son yıllarda, özellikle Alternatif için Almanya (AfD) partisinin “anayasa karşıtı” olarak sınıflandırılması veya koronavirüs inkârcılarının izlenmesi tartışmaları, BfV’nin “hükümetin siyasi muhaliflerini izleyen bir düşünce polisi” olarak görüldüğü eleştirilerini beraberinde getirdi.

 

Diğer ülkelerde, istihbarat servisleri genellikle yalnızca şiddet eğilimli grupları izlerken, Almanya’daki sistem siyasi örgütleri de kapsıyor. Bu, uluslararası alanda bir istisna olarak görülüyor.

 

Sonuç: Yeni Bir Dönem mi?

 

Sinan Selen’in BfV’yi daha etkili bir savunma servisine dönüştürme hedefi, cesur bir vizyon. İçişleri Bakanı Dobrindt üzerindeki baskı, Haldenwang’ın ayrılışından on ay sonra liderlik sorununun çözülmesi gerekliliğini artırdı. Selen’in en büyük avantajı, teşkilatta zaten deneyimli olması; göreve başlar başlamaz harekete geçebilir.

 

Ancak bu dönüşümün ne kadar başarılı olacağı, hem yasal çerçeveye hem de siyasi atmosfere bağlı. BfV’nin, demokrasiyi korurken aynı zamanda siyasi tarafsızlık eleştirilerine yanıt vermesi gerekecek. Selen’in liderliğinde, Almanya’nın iç istihbarat servisi yeni bir çağın eşiğinde olabilir.

 

KAYNAK: https://ojihad.wordpress.com/

Özet
:
Almanya Federal Anayasayı Koruma Dairesi (BfV), yeni başkanı Sinan Selen’in liderliğinde köklü bir dönüşümün eşiğinde. Deneyimli bir güvenlik uzmanı olan Selen, teşkilatı bir “savunma servisi”ne dönüştürmeyi hedefliyor. Peki, bu vizyon Almanya’nın iç istihbarat servisini nasıl şekillendirecek? Florian Flade’in kaleme aldığı bu makale, Selen’in renkli kariyerini, BfV’nin yeni yönünü ve özellikle Rus tehditlerine karşı planlanan proaktif stratejileri mercek altına alıyor.
Resim
Türkçe
X