ABD Dışişleri, 'YILLIK İNSAN HAKLARINI RAPORU'nu İsrail'e ilişkin ifadeler nedeniyle yayınlatmadı

,

ABD Dışişleri Bakanlığı, İsrail-Filistin Çatışmasına İlişkin Bölümleri Değiştirmek İçin İnsan Hakları Raporunu Erteledi

Kıdemli Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, yıllık insan hakları raporunun yayınlanmasını, İsrail-Filistin çatışmasıyla ilgili bölümler de dahil olmak üzere hassas kısımlarda değişiklik yapmak için erteledi.

2024 yılında diğer ülkelerdeki insan hakları ihlalleri ve ilerlemelerini kapsayan raporun bu Cuma yayınlanması planlanıyordu, ancak iki Dışişleri Bakanlığı yetkilisi, bir eski yetkili ve duruma aşina olan bir başka kişiye göre bunun gerçekleşmesi giderek daha az olası. Raporun yayınlanması durumunda, bunun muhtemelen gelecek bir Cuma günü, kısa bir ön uyarıyla yapılacağı belirtildi. Bu, geleneksel uygulamadan bir sapma olacak ve Dışişleri Bakanı Marco Rubio'nun geçmişte bu tür raporların kamuoyuna sunulması gerektiği yönündeki görüşüyle çelişecek.

ABD diplomatlarına aylar önce, Biden yönetimi döneminde hazırlanan belgenin önemli ölçüde kısaltılması emri verilmişti. Bu, raporun geleneksel olarak ilkbaharda yayınlanmasını geciktirdi. Ancak daha sonra belge, Dışişleri Bakanı Rubio'nun üst düzey yardımcılarından Danışman Mike Needham ve Politika Planlama Şefi Michael Anton'ın gözetiminde ek düzenlemeler için gönderildi.

Yapılan değişikliklerin bir kısmı, İsrail, Gazze ve Batı Şeria'ya ayrılan bölümlerin çerçevelenmesine odaklandı. Bu, İsrail yerleşimcileri hakkındaki ifadelerin değiştirilmesini de içeriyor. Trump yönetimi, Biden yönetiminin aksine, İsrail yerleşimcilerini eleştirme konusunda daha isteksiz davranıyor. Yetkili, değişikliklerin detaylarını paylaşmadı. Üst düzey Dışişleri Bakanlığı yetkilileri ayrıca, Uluslararası Af Örgütü gibi kaynakları kullanma konusunda temkinli davranıyor ve bu grupların İsrail'e karşı adil olup olmayacağını sorguluyor. Oysa ABD diplomatları, bu tür kuruluşları tarihsel olarak güvenilir bilgi derleyicileri olarak kabul etmişti. Körfez Arap müttefikleri gibi diğer Orta Doğu bölümleri de ekstra düzenlemelerden geçiyor.

Yüksek düzeyde inceleme altındaki bir diğer bölüm ise El Salvador ile ilgili. Trump yönetimi, bu ülkeden gelen ve hapse atılan çok sayıda göçmeni sınır dışı etti.

NatSec Daily'e konuşan ve iç müzakereler hakkında anonim kalmayı tercih eden tüm kaynaklar, raporun ifade özgürlüğü konusunu nasıl ele alacağını izlemek gerektiğini söyledi. Bu, Trump ekibinin hükümetleri muhafazakar görüşleri bastırmakla suçladığı Avrupa ülkelerini de kapsıyor. (Öte yandan, Trump yönetimi, İsrail hakkındaki görüşleri nedeniyle kişileri sınır dışı etmeye çalışmakla suçlanıyor.)

Dışişleri Bakanlığı'nın insan hakları raporu, uzun süredir dünya çapında hükümetler, mahkemeler ve aktivistler tarafından kullanılıyor. ABD yetkilileri, sığınma başvuruları hakkında karar verirken bu rapordan yararlanıyor. Rapor genellikle güvenilir ve gerçeklere dayalı kabul ediliyor. Yeni bir yönetim, genellikle önceki yönetim tarafından hazırlanan son raporda büyük değişiklikler yapmaz.

Rapordaki son değişiklikler, insan haklarıyla ilgilenen personelin ciddi şekilde azaltıldığı bir Dışişleri Bakanlığı yeniden yapılandırmasının ardından geldi. Eski yetkili, "Bu, insan hakları raporunun politize edilmesidir" diyerek, bunun ABD'nin yurtdışındaki itibarına zarar verebileceği endişesini dile getirdi.

Dışişleri Bakanlığı sözcülüğü, yorum talebine yanıt olarak şu açıklamayı yaptı:
"Elbette, Amerika'nın dış politikasında önemli etkileri olabilecek raporlar üzerinde liderlik denetimi vardır."

İkinci mevcut yetkili de süreci savunarak, önceki raporların bir "karmaşa" olduğunu ve yeni raporun daha kısa olacağını ve Başkan Donald Trump'ın önceliklerine odaklanacağını söyledi.

Yetkili, "Önceki raporlar zaten politize edilmişti. Biz sadece politikayı değiştirdik" dedi.

HABERİ HAZIRLAYANLAR:  NAHAL TOOSI ve ERIC BAZAIL-EIMIL

KAYNAK: https://www.politico.com/