"Kapitalist ekonomiye 'Yeter artık!' diyoruz"

 

Ekonomide yaşanan sorunlara işaret eden HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, şöyle konuştu:

 

"Enflasyon ne yazık ki yeniden gündemimizde, vergi artışları meselesi ise ne yazık ki kalburüstü kesimi değil, sokaktaki insanı ürkütüyor. Kapitalist ekonomiye 'Yeter artık!' diyoruz ve 'Yaşasın, sosyal adalet!' diye haykırıyoruz. Kapitalizme 'Hayır!', Sosyal Adalet’e 'Evet!' Kapitalizm; asrın kötülüklerinin, ahlaksızlıklarının çatısıdır, siyonist terörizmin hazinesi ve güvencesidir. Bugün tüketim çılgınlığı ile ifade ettiğimiz ve ailenin temeline dinamit koyan israfçılığın da gençliği ideolojik bunalımların ardından saptıran zevkperestliğin de arka planında kapitalizm vardır. 

 

İnanın, bugün sosyalizm, kapitalizmin kültür kolu hâline gelmiş, onu yaşatan bir payandaya dönüşmüş. İslam dünyasındaki Sol gruplara bakın, ezici çoğunluğu siyonistleri protesto edebiliyor mu? Gelin, tavrımızı netleştirelim: Kurtuluş İslam’dadır. Kurtuluş, İslam’ın sosyal adaletindedir. Kurtuluş, İslam’ın eksiksiz bütünlüğündedir. Türkiye’nin sanayileşmesini çok önemli buluyoruz.  "

 

Türkiye'nin, sanayileşirken tarım ülkesi olma özelliğini yitirmek zorunda olmadığını söyleyen Yapıcıoğlu,  "Sanayileşme, doğru yönetilirse tarım alanlarının daralmasına değil, veriminin artmasına katkı sağlar.  Her birimizin helal, temiz ve yeterli gıdaya ulaşma hakkı vardır. Tarım alanlarımız bunun için yeterlidir. Ancak sanayileşmenin tarım karşıtı görülmesi ve sanayinin tarıma tercih edilmesi, bizi bu haktan mahrum bırakmaktadır.  İklim anlaşmalarının dünyanın güvenliğini sağlamak yerine dünya üzerinde tahakküm kurmak amaçlı olduğu artık bilinen bir gerçektir. Biz, çevrenin korunmasını İslâmî ve insanî bir görev biliyoruz. Çevrenin korunmasına yönelik her adımı destekliyoruz. Ama insanlığın sorunlarının insanlığı tahakküm altına almak için fırsata dönüştürülmesini sömürgeci, emperyalist kafanın devamı olarak görüyoruz." diye konuştu.

 

"Gayret edin! Kader gayrete aşıktır"

 

Yapıcıoğlu, konuşmasına şu sözlerle son verdi: "Amaçsız, gayesiz ve programsız bir fert veya toplumun varacağı bir hedefi yoktur. Hedefi olanlar yol alırlar, olmayanlar sadece dolaşırlar. İdeallerimizi hedefe koyup yürüyebildiğimiz kadar ömrümüzün ve takatimizin elverdiği menzile varmaya muvaffak olmayı ümit ediyoruz." 

 

 

KAYNAK: https://hudapar.org/