Hüda Par 5. Olağan Kongresi yapıldı. Kongreye tek liste ile giren başkan Zekeriya Yapıcıoğlu oybirliği ile tekrar partinin Genel Başkanı seçildi.
Oylama öncesi kitleye bir konuşma yapan Sayın Yapıcıoğlu sözlerine partinin kuruluşunda ve devamında çeşitli faaliyetlerinde görev almış ve bugün hayatta olmayanları anarak başladı.
Yapıcıoğlu, Gazze'de işgal rejiminin sürdürmekte olduğu soykırıma değinerek partilerinin bugüne kadar sahada yağtığı faaliyetlerden örnekler vererek şöyle devam etti:
"Siyonizm, çağın en büyük terörizmidir. Filistin’de, özelde Gazze’de yaşanan, pek çok birleşeni olan küresel bir terörizmdir. Siyonistler bu küresel birleşenlerin silahlı kanadıdır. Kimisi bu vahşet için uluslararası sistem içinde zemin hazırladı, kimisi personel imkânı sağladı, kimisi para veriyor. Siyonistler, sırtlarını onlara dayamış, gözlerimizin önünde soykırım yapıyor. Küresel terör, ancak küresel bir dayanışma ile bertaraf edilir. Çağrımız önce Müslümanlara, sonra bütün insanlığadır."
Siyonizmin, farklı şekillerde ve farklı boyutlarda da olsa esasen Avrupa ve Amerika halkları da dâhil bütün insanlığı mağdur ve tehdit ettiğini belirten Yapıcıoğlu, "Bugün fikir hürriyeti, inancını yaşama hürriyeti, basın hürriyeti, seyahat hürriyeti, çalışma hakkı, ticari hürriyet gibi hak ve hürriyetlerin tamamı küresel siyonist emperyalizmin tehdidi altındadır. İnsanlık, bir sorunun farkında ama bir çıkış yolu bulamadığı için sorunu tam dillendirmekten imtina ediyor. Biz, az çok bir araya gelirsek insanlığa da umut oluruz, Avrupa, Afrika, Güney Amerika, Asya halkları için biri çıkış yolu vesilesi oluruz. Gazze’nin dünyada uyandırdığı yankı ve oluşturduğu protestoların bunu müjdeleyen bir yanı vardır. Bunun sürdürmek gerekir." diye konuştu.
Soykırımı karışanlara yönelik kanun teklifi Salı günü Meclis'te görüşülecek
Türkiye vatandaşı olup oradaki postmodern terörizme, işlenen soykırım suçuna ortak olan canilerin olduğunu belirten Yapıcıoğlu, onların cezalandırılması için kanun teklifi verdiklerini hatırlatarak, "Teklifimiz iki gün sonra yani önümüzdeki Salı günü Meclis Genel Kurulunda görüşülecek. Bunu yaparken birilerini rahatsız ettiğimizin farkındayız. Kudüs’e, İslam davasına, insanlık davasına katkı olacak ne varsa imkanlarımız dahilinde yapmaya devam edeceğiz." diye belirtti.
Yeni anayasa Sivil, Adil ve bütün memleketi kucaklayan bir anayasa olsun"
Yeni anayasa hakkında konuşan Yapıcıoğlu, şöyle devam etti:
"Türkiye’nin bir Kemalizm gerçeği vardı. Buna 12 Eylül’de bir de Kenanizm eklendi. Kenanizm anayasasının değişmemesi için engel çıkaranların tutarsızlığını, ikiyüzlülüğünü bu halka anlatacağız.
Bütün siyasi partilere çağrımızdır: Gelin meseleyi soğukkanlılıkla düşünelim:
"Bütün taraflara çağrıda bulunuyoruz: Gelin, kendi Anayasamızı kendimiz yapalım; kendi anayasamızı kendi milletimizin ihtiyaçları için yapalım. O anayasa her şeyden önce bizim anayasamız olsun… Bizim inancımızın, bizim ihtiyaçlarımızın, bizim endişelerimizin, bizim taleplerimizin, bizim hedeflerimizin karşılığı olsun… Onda dışarının etkilerini değil, kendimizi bulalım. Sivil, Adil ve bütün memleketi kucaklayan bir anayasa olsun"
"Bu ülkenin rahatlamasını, büyümesini, yol almasını istemeyenler, Kürt meselesinin çözülmesini istemiyorlar"
Kürt meselesinin de anayasa meselesi ile doğrudan ilişkili olduğunu vurgulayan Yapıcıoğlu: "Kürt meselesinin çözülmemiş olması tam bağımsızlığın önündeki en büyük engeldir. Adalet temelinde çözemediğimiz sorunlarımız, düşmanlarımızın bize karşı kullanacağı silah oluverir. Bu ülkenin rahatlamasını, büyümesini, yol almasını istemeyenler, Kürt meselesinin çözülmesini istemiyorlar. Gelin, kafa kafaya verelim ve bunu bir mesele olmaktan çıkaralım. Bu iş, sadece dışarıya karşı cesaret, içeriye karşı samimiyet ister" değerlendirmesinde bulundu.
Yapıcıoğlu, şunları ekledi: "HÜDA PAR olarak seçmeli Kürtçe dersinin tercih edilmesi çağrılarını destekledik. Daha çok Kürtçe öğretmeninin atanması için uğraştık. Bunu elbette yeterli görmüyoruz. Seçmeli dersin önüne engellerin konması kabul edilemez. Ana dil eğitimi hakkı göstermelik olmaktan çıkmalıdır."
Ana dilde eğitimin önüne engeller koymak, tarihi serüvenimize yüzde yüz aykırıdır"
Ana dilde eğitim hakkını da temel bir hak olarak gördüklerini ve ana dilde eğitimin önündeki bütün engellerin kaldırılması gerektiğine inandıklarını söyleyen Yapıcıoğlu, "Ana dilde eğitimin önüne engeller koymak, tarihi serüvenimize yüzde yüz aykırıdır" dedi.
"HÜDA PAR olarak evet biz aileciyiz, ailenin muhafızı, aile davasının mücahidiyiz"
HÜDA PAR olarak ailenin güçlendirilmesi için ilk günden çalıştıklarını ve çalışmaya devam edeceklerini belirten Yapıcıoğlu, "Biz, ailenin tahrip edilmesini emperyalist bir proje olarak görüyoruz. Aileyi korumayı, emperyalizme, memleketi istila çabalarına karşı, mücadele olarak görüyoruz. Aileyi tahrip etmek isteyenleri emperyalizmin yanında biliyoruz. Herkes, şunu bilsin ki HÜDA PAR olarak evet biz aileciyiz, ailenin muhafızı, aile davasının mücahidiyiz.
"Müslüman bir gençliğin yetişmesini engelleyen ne varsa hepsini reddediyoruz"
Yapıcıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Müslüman ailenin semeresi Müslüman gençliktir. Talebimizi açık açık ifade ediyoruz. Müslüman bir gençlik. Gençlik politikalarının hedefi net olmalı ve hedef, Müslüman bir gençlik olmalı. Biz, Müslümanız ve bunu talep etme hakkımız var.
Müslüman bir gençliğin yetişmesini engelleyen ne varsa hepsini reddediyoruz. Şu veya bu sebeplerle böyle bir gençliğin yetişmesinin engellenmesini ihanet olarak addediyoruz.
Zihnini fikirle, kalbini zikirle, günün salih amellerle doldurmadığınız bir gençlik heba olur. Bizim gençliğimizin zihni fikirle, kalbi zikirle, günü salih amelle olmalıdır. Biz, sorunlu bir gençlik değil, sorun çözen bir gençlik hedefliyoruz.
"Bizim derdimiz masum köpeklerle değil, köpekperestlikle"
Sahipsiz köpek sorununa değinen Yapıcıoğlu, "Bizim derdimiz masum köpeklerle değil, köpekperestlikle ve buradan bir daha ilan ediyorum: Köpekperestlikle sonuna kadar mücadele edeceğiz. Orada dönen kapitalist dolapları da biliyoruz. Yemcilik, şu bu… Bir hayvanı, bir köpeği haksız yere darp eden bizden değildir, bir kediyi haksız yere rahatsız eden bizden değildir. Lâkin köpekperest de bizden değildir. Meseleye bakışımız budur ve tutumumuzda sonuna kadar direneceğiz." ifadelerini kullandı.
"Kapitalist ekonomiye 'Yeter artık!' diyoruz"
Ekonomide yaşanan sorunlara işaret eden HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, şöyle konuştu:
"Enflasyon ne yazık ki yeniden gündemimizde, vergi artışları meselesi ise ne yazık ki kalburüstü kesimi değil, sokaktaki insanı ürkütüyor. Kapitalist ekonomiye 'Yeter artık!' diyoruz ve 'Yaşasın, sosyal adalet!' diye haykırıyoruz. Kapitalizme 'Hayır!', Sosyal Adalet’e 'Evet!' Kapitalizm; asrın kötülüklerinin, ahlaksızlıklarının çatısıdır, siyonist terörizmin hazinesi ve güvencesidir. Bugün tüketim çılgınlığı ile ifade ettiğimiz ve ailenin temeline dinamit koyan israfçılığın da gençliği ideolojik bunalımların ardından saptıran zevkperestliğin de arka planında kapitalizm vardır.
İnanın, bugün sosyalizm, kapitalizmin kültür kolu hâline gelmiş, onu yaşatan bir payandaya dönüşmüş. İslam dünyasındaki Sol gruplara bakın, ezici çoğunluğu siyonistleri protesto edebiliyor mu? Gelin, tavrımızı netleştirelim: Kurtuluş İslam’dadır. Kurtuluş, İslam’ın sosyal adaletindedir. Kurtuluş, İslam’ın eksiksiz bütünlüğündedir. Türkiye’nin sanayileşmesini çok önemli buluyoruz. "
Türkiye'nin, sanayileşirken tarım ülkesi olma özelliğini yitirmek zorunda olmadığını söyleyen Yapıcıoğlu, "Sanayileşme, doğru yönetilirse tarım alanlarının daralmasına değil, veriminin artmasına katkı sağlar. Her birimizin helal, temiz ve yeterli gıdaya ulaşma hakkı vardır. Tarım alanlarımız bunun için yeterlidir. Ancak sanayileşmenin tarım karşıtı görülmesi ve sanayinin tarıma tercih edilmesi, bizi bu haktan mahrum bırakmaktadır. İklim anlaşmalarının dünyanın güvenliğini sağlamak yerine dünya üzerinde tahakküm kurmak amaçlı olduğu artık bilinen bir gerçektir. Biz, çevrenin korunmasını İslâmî ve insanî bir görev biliyoruz. Çevrenin korunmasına yönelik her adımı destekliyoruz. Ama insanlığın sorunlarının insanlığı tahakküm altına almak için fırsata dönüştürülmesini sömürgeci, emperyalist kafanın devamı olarak görüyoruz." diye konuştu.
"Gayret edin! Kader gayrete aşıktır"
Yapıcıoğlu, konuşmasına şu sözlerle son verdi: "Amaçsız, gayesiz ve programsız bir fert veya toplumun varacağı bir hedefi yoktur. Hedefi olanlar yol alırlar, olmayanlar sadece dolaşırlar. İdeallerimizi hedefe koyup yürüyebildiğimiz kadar ömrümüzün ve takatimizin elverdiği menzile varmaya muvaffak olmayı ümit ediyoruz."
KAYNAK: https://hudapar.org/