Ticaret Savaşı Zirve Yapıyor: Çin’e %100 Gümrük Vergisi Tehdidi

Çin Ticaret Savaşı Kızışıyor: %100 Gümrük Vergisi Tehdidi

ABD Başkanı Donald Trump, Çin’in küresel ticarete yönelik “düşmanca” bir hamlesine sert bir yanıt vererek, 1 Kasım 2025’ten itibaren Çin mallarına %100 gümrük vergisi uygulanacağını duyurdu. Bu açıklama, ABD-Çin arasındaki ticaret savaşını yeniden alevlendirirken, küresel piyasaları da sarsmaya başladı. (Yorum: Bu hamle, Trump’ın klasik “tarife diplomasisi”ni bir kez daha devreye soktuğunu gösteriyor; ancak uzmanlar, bu tür tarifelerin sonunda Amerikan tüketicisine yansıyan maliyetleri artırabileceğini ve tedarik zincirlerini daha da karmaşık hale getirebileceğini belirtiyor – örneğin, 2025’in ilk yedi ayında ABD’nin Çin’den ithalatı zaten 194 milyar dolara gerilemişken, bu oranlar daha da düşebilir.)

Trump, sosyal medya platformu Truth Social üzerinden yaptığı açıklamada, Çin’in “düşmanca bir mektup” gönderdiğini ve bu mektupta 1 Kasım 2025’ten itibaren “neredeyse her ürüne” yönelik kapsamlı ihracat kontrolleri getirileceğinin ilan edildiğini ifade etti. Bu kontrollerin, sadece Çin üretimi ürünlerle sınırlı kalmayıp, diğer ülkelerin mallarını da etkileyeceği belirtiliyor – ki bu, nadir toprak elementleri gibi kritik hammaddelerin ihracatını kısıtlayan son Çin hamlesine dayanıyor.

Yanıt olarak ABD, aynı tarihte Çin mallarına %100 tarifeye ek olarak, kritik yazılımlara yönelik yeni ihracat kontrolleri getirecek. Trump, bu adımları “zorunlu bir mali karşı hamle” olarak nitelendirirken, “Çin’in böyle bir eylemde bulunacağına inanmak imkansız, ama yaptılar ve gerisi Tarih olacak” sözleriyle konuyu dramatize etti. (Yorum: Trump’ın “Tarih” vurgusu, onun retorik üslubunun tipik bir örneği; bu ifade, hem milliyetçi bir hava katıyor hem de olayı bir dönüm noktası gibi konumlandırıyor. Gerçekte ise, nadir topraklar gibi stratejik minerallerin %80’inden fazlasını kontrol eden Çin’in bu adımı, ABD’nin teknoloji ve savunma sektörlerini doğrudan vurabilir – örneğin, elektrikli araç bataryaları veya manyetik malzemeler gibi alanlarda.)

Bu gelişme, iki süper güç arasındaki gerilimi zirveye taşırken, küresel etkileri de göz ardı edilemez. Piyasalar zaten tepki verdi: S&P 500 endeksi %2,7 düşüşle Nisan ayından beri en sert günlük kaybını yaşadı. Diğer ülkeler de bu “ticaret düşmanlığından” şikayetçi; Trump’a göre, birçok ulus Çin’in hamlesine öfke duyuyor. (Yorum: Bu kriz, sadece ABD-Çin ikilisiyle sınırlı kalmayacak gibi görünüyor. Avrupa Birliği ve Avustralya gibi müttefikler, nadir toprak bağımlılığını azaltmak için yıllardır çeşitlendirme çabası gösterse de, bu tarifeler tedarik zincirlerini yeniden şekillendirebilir. Uzun vadede, bu durum yeşil enerji geçişini yavaşlatabilir ve enflasyonu körükleyebilir – ki 2025’in ekonomik verileri zaten tedirgin edici sinyaller veriyor.)

Trump’ın duyurusu, APEC zirvesi öncesi Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ile planlanan görüşmeyi de tehlikeye atıyor. Beyaz Saray kaynakları, Çin’in hamlesini “dramatik bir tırmanış” olarak değerlendirirken, Trump’ın tarifeleri “mevcut oranların üzerine eklenerek” uygulayacağını vurguluyor – yani Çin mallarına toplam vergi yükü %200’lere yaklaşabilir. (Yorum: Ticaret savaşlarının “kazananı olmaz” tezi burada bir kez daha test ediliyor. Trump’ın ilk döneminde benzer tarifeler, Çin’in misilleme yapmasına yol açmış ve ABD çiftçilerini etkilemişti; şimdi, kritik yazılımlara ihracat yasağı eklenmesiyle, Huawei gibi şirketlerin zaten zorlanan erişimi iyice tıkanabilir. Bu, inovasyon yarışında ABD’nin elini güçlendirebilir mi, yoksa küresel iş birliğini baltalar mı? Tartışmalı bir nokta.)

Sonuç olarak, bu tırmanış, 2025’in son aylarını belirsizlikle dolduruyor. Trump’ın sözleri, hem bir uyarı hem de bir meydan okuma niteliğinde: Çin’in “dünyayı rehin alma” planına karşı ABD’nin “finansal karşı saldırı”sı. (Yorum: Tarihsel bağlamda bakarsak, bu olay 2018’deki ticaret savaşını andırıyor ama bu sefer nadir kaynaklar ve AI yazılımları gibi yüksek teknoloji unsurları ön planda. Nesiller boyu sürecek bir ekonomik rekabet mi doğacak, yoksa diplomatik bir uzlaşma mı? Zaman gösterecek, ama şu an için “gerisi Tarih” ifadesi, ironik bir şekilde erken söylenmiş gibi duruyor.)

 

Çin'in bu yeni hamlesi küresel ticarette ne gibi değişiklikler yaratacak?

 

Çin'in son dönemdeki düzenlemeleri, küresel ticarette dikkate alınması gereken yeni bir dinamik oluşturuyor. İthalatçılar ve küresel şirketler artık Çin'den yaptıkları alımlarda geleneksel tedarik zinciri mantığının ötesinde bazı faktörleri hesaba katmak zorunda kalacaklar.

İşte bu yeni gerçekliğin detayları:

1. "Kısıtlama" Yerine "Koşullu İzin": Yeni Sistemin İşleyişi

Çin, mutlak bir yasak getirmekten ziyade, "koşullu bir onay sistemi" getiriyor. Bu şu anlama gelir:

· Çin'den satın alınan ve nadir toprak elementleri gibi stratejik kaynaklar içeren bir ürünün, üçüncü bir ülkeye yeniden ihracı için Çin makamlarından izin alınması gerekebilir.
· Bu izin, siyasi, ekonomik veya stratejik değerlendirmelere bağlı olabilir. Yani, artık sadece "malı satın almak" yeterli olmayabilir; "onu ne yapacağınız" da sorgulanacak.

2. İthalatçılar İçin Yeni Riskler ve Sorumluluklar

İnsanlar ve şirketler Çin'den bir şey alırken şu noktalara kesinlikle dikkat etmek zorunda kalacak:

· Ürünün Menşei ve İçeriği: "Bu ürün Çin'de işlendi mi? Çin kaynaklı stratejik bir hammadde içeriyor mu?" soruları artık çok daha kritik hale geldi. Sadece nihai ürün değil, tedarik zincirindeki ara mallar da bu kapsama girebilir.
· Nihai Kullanım ve Varış Yeri: Malı alan firma, bu malı veya bu maldan üretilmiş bir ürünü nereye satacağını düşünmek zorunda. Özellikle Çin ile jeopolitik gerilim yaşayan bir ülkeye yapılacak yeniden ihracat için izin çıkmayabilir.
· Sözleşmelerdeki Yükümlülükler: Tedarik sözleşmelerine, "yeniden ihracat kısıtlamalarına uyum" ve "gerekli izinlerin alınması" gibi maddelerin eklenmesi gerekecek. Aksi takdirde, büyük cezalarla veya tedarikin aniden kesilmesiyle karşılaşılabilir.

3. Bu Durum Neden "Yeni" Bir Strateji?

Bu yaklaşım, Çin'in ekonomik gücünü jeopolitik bir kaldıraç olarak kullanma stratejisinin somut bir yansıması. Geleneksel ihracat kotalarından farklı olarak, bu sistem:

· Daha Akışkan ve Takibi Zor: Belirli bir ülkeye veya şirkete yönelik, ilan edilmemiş hedefli kısıtlamalar getirmeyi mümkün kılar.
· Küresel Tedarik Zincirlerini Şekillendirici: Şirketleri, Çin'in onaylamadığı ülkelere satış yapmamak konusunda "gönüllü" olmaya zorlayarak, dolaylı bir etki alanı yaratır.
· Stratejik Bağımlılığı Derinleştirir: İthalatçıyı sadece malın temininde değil, onu nasıl kullanacağı konusunda da Çin'in kurallarına bağımlı hale getirir.

 

Kısıtlamalar hangi ürüngruplaını etkileyecek: 

 

Çin'in nadir toprak elementleri ve ilgili ürünlere yönelik düzenlemelerini genişleten bu hamlesi, doğrudan ve dolaylı olarak çok çeşitli ürünleri kapsıyor. İşte detaylı bir analiz:

1. Doğrudan Kapsanan Ürünler (Birincil Kategori)

Bu kategori, ham madde ve temel işlenmiş ürünleri içerir:

· Nadir Toprak Elementlerinin Kendisi:
  · Ağır Nadir Topraklar: Terbiyum, disprozyum gibi - yüksek güçlü mıknatıslar için kritik öneme sahiptir.
  · Hafif Nadir Topraklar: Neodimyum, praseodimyum gibi - en yaygın kullanılan mıknatısların hammaddesidir.
· Bu Elementlerden Üretilen Temel Ürünler:
  · Nadir Toprak Mıknatısları (Kalıcı Mıknatıslar): Tüm modern teknolojinin "işlevsel kalbi" sayılabilir.
  · Nadir Toprak Oksitleri, Fosforları ve Alaşımları: Cam, seramik ve metalurji endüstrilerinin temel girdileridir.

2. Dolaylı Olarak Kapsanan Ürünler (Nihai Ürünler - Domino Etkisi)

Bu, ham maddenin dönüştüğü ve günlük hayatımızda ve stratejik sektörlerde yer alan nihai ürünlerdir. Kapsam inanılmaz geniştir:

· Yeşil Enerji ve Elektrikli Araç Teknolojileri:
  · Elektrikli Araç Motorları: Her bir elektrikli araçta birkaç kilogram nadir toprak mıknatısı bulunur.
  · Rüzgar Türbini Jeneratörleri: Özellikle direkt sürüşlü (gearless) türbinler büyük miktarda nadir toprak mıknatısı kullanır.
· Tüketici Elektroniği ve Beyaz Eşya:
  · Cep Telefonları: Titreşim motoru, hoparlör, mikrofon.
  · Bilgisayarlar: Sert disk sürücüleri, fan motorları.
  · Mikrodalga Fırınlar, Klima Kompresörleri, Bulaşık Makineleri gibi birçok beyaz eşyada verimli elektrik motorları için kullanılır.
· Savunma ve Havacılık Sanayii:
  · Güdüm Sistemleri, insansız hava araçları (İHA'lar), radar ve sonar sistemleri, jet aviyonikleri, savaş uçağı motorları.
· Tıbbi Cihazlar:
  · Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRI) makineleri, tıbbi lazerler, kanser tedavisinde kullanılan bazı cihazlar.

3. "Touched, Processed, or Mined by China" (Çin'de işlenmiş, dokunulmuş veya çıkarılmış) Kriterinin Kritik Önemi

Kapsamı belirleyen en önemli kriter budur. Bu şu anlama gelir:

· Çin'den doğrudan ham nadir toprak alan bir firma, bu kapsama girer.
· Malezya'da işlenmiş ama hammaddesi Çin'den gelen bir nadir toprak oksiti, bu kapsama girebilir.
· Vietnam'da üretilen bir mıknatıs, içerdiği nadir toprak hammaddesi Çin'den geliyorsa, bu kapsama girebilir.

Yani kapsam, coğrafi menşeiden ziyade, "tedarik zincirindeki Çin bağlantısına" odaklanır. Bu, Çin'in küresel tedarik zincirlerindeki derin etkisini gösterir.

Özetle:

Çin'in bu hamlesi, yeşil enerji geçişinden, dijital ekonomiye, savunma sanayiinden, günlük tüketim mallarına kadar uzanan devasa bir ürün yelpazesini etkileme potansiyeline sahiptir. Kriter, ürünün nihai menşeinden çok, onun tedarik zincirinde Çin'in bulunup bulunmadığıdır. Bu da Çin'in, ekonomik gücünü jeopolitik bir araç olarak kullanmakta giderek daha sofistike bir hale geldiğinin göstergesidir.

Sonuç:

Evet, insanlar ve şirketler Çin'den alım yaparken eskisinden çok daha fazla dikkatli olmak zorunda. Bu, sadece fiyat ve kalite meselesi olmaktan çıktı. Artık jeopolitik risk analizi, tedarik zinciri şeffaflığı ve uzun vadeli stratejik planlama yapmayı gerektiren yeni ve daha karmaşık bir ticaret ortamına işaret ediyor. Bu durum, birçok ülke ve şirket için tedarik kaynaklarını çeşitlendirme çabalarını daha da hızlandıracaktır.

 

Özet
:
Trump, sosyal medya platformu Truth Social üzerinden yaptığı açıklamada, Çin’in “düşmanca bir mektup” gönderdiğini ve bu mektupta 1 Kasım 2025’ten itibaren “neredeyse her ürüne” yönelik kapsamlı ihracat kontrolleri getirileceğinin ilan edildiğini ifade etti.
Türkçe
X