Doğu Akdeniz'de Tarihi Bir Adım: Türkiye ve Mısır Devlet Havada ve Denizde Ortak Tatbikat Düzenliyor
Türkiye ile Mısır arasında 13 yıl aradan sonra ilk kez en büyük ölçekli deniz ve hava tatbikatı yapılacak. Bu gelişme, iki ülke arasında yeni bir bölgesel ittifakın temellerini atarken, bir yandan da Suudi Arabistan ile Pakistan stratejik bir savunma anlaşması imzalayarak bölgedeki dengeleri yeniden şekillendiriyor.
İSTANBUL/KAHİRE – Bölgesel diplomaside son dönemde yaşanan yumuşama süreci, somut bir askeri iş birliğine dönüşüyor. Türkiye ve Mısır, önümüzdeki hafta Doğu Akdeniz'de "en büyük ölçekli" deniz ve hava ortak tatbikatını gerçekleştirmeye hazırlanıyor. İki ülke arasında 13 yıl sonra ilk kez düzenlenecek bu tatbikat, ilişkilerin normalleşme sürecindeki en önemli askeri adım olarak kayıtlara geçti.
Tatbikat, askeri kanatlar arasında güven inşası, operasyonel uyumun artırılması ve bölgesel güvenlik tehditlerine karşı ortak hazırlıklı olmayı hedefliyor. Doğu Akdeniz'deki hidrokarbon kaynakları ve deniz yetki alanları konusunda zaman zaman gerilen ilişkiler, bu ortak askeri faaliyetle yeni bir iş birliği dönemine evriliyor.
Kahire-Ankara Hattında İttifak Yolunda İş Birliği
Uzun yıllar süren gerginliğin ardından geçen yıl başlayan normalleşme süreci, karşılıklı üst düzey ziyaretlerle pekiştirilmişti. Önümüzdeki hafta gerçekleşecek olan devasa tatbikat, bu diplomatik yakınlaşmanın askeri alandaki en somut göstergesi olarak yorumlanıyor. Analistler, bu adımın, Mısır-Türkiye ekseninde potansiyel bir bölgesel ittifakın altyapısını oluşturduğuna dikkat çekiyor.
Paralel Gelişme: Suudi Arabistan-Pakistan'dan Tarihi Savunma Paktı
Bölgedeki bu diplomatik-askeri hareketlilik sadece Türkiye ve Mısır ile sınırlı değil. Aynı günlerde, bir başka önemli gelişme daha yaşandı. Suudi Arabistan Krallığı ile Pakistan İslam Cumhuriyeti, "Stratejik Karşılıklı Savunma Anlaşması"nı (SMDA) imzalayarak tarihi bir ortaklığa imza attı.
Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Başbakanı Prens Muhammed bin Selman ile Pakistan Başbakanı Şehbaz Şerif tarafından Riyad'da imzalanan anlaşma, iki kardeş ülke arasında yaklaşık seksen yıldır süren tarihi ortaklığı stratejik bir düzeye taşıyor.
Anlaşma, iki ülke arasındaki kardeşlik, İslami dayanışma, ortak stratejik çıkarlar ve yakın savunma iş birliği temellerine dayanıyor. Metne göre, taraflardan herhangi birine yapılacak bir saldırı, her iki ülkeye de yapılmış sayılacak. Bu madde, anlaşmanın caydırıcılık gücünü ortaya koyuyor.
Anlaşmanın amacı, bölgede ve dünyada güvenlik ve barışı sağlama konusundaki ortak taahhüdü yansıtmak, iki ülke arasındaki savunma iş birliği alanlarını geliştirmek ve her türlü saldırıya karşı ortak caydırıcılığı güçlendirmek olarak açıklandı.
Sonuç:
Türkiye-Mısır askeri tatbikatı ve Suudi Arabistan-Pakistan savunma paktı, İslam dünyasının önemli aktörleri arasında yeni bir hizalanmanın ve güç dengelerinin değiştiğinin sinyallerini veriyor. Bu gelişmeler, bölgesel güvenlik mimarisini yeniden şekillendirebilecek potansiiyel ittifakların habercisi olarak değerlendiriliyor.
